AKÇAY'IN TARİHÇESİ
Akçay, Edremit ilçe merkezine 8 kilometre uzaklıkta ve Edremit Körfezi´nin avuç içi gibi tam içinde bulunmaktadır. 1880 yılında Akçay Edremit´in bir iskelesi olarak kabul edilir. 1800´lü yıllarda Akçay´da Rumlardan kalma iki katlı bir sabunhane ve birkaç rum evi dışında kahvhane ve balıkçı kulübeleri vardı. Daha sonraki yıllarda Akçay iskelesi ve diğer resmi binalar yapıldı. 1935 yılında hane sayısı 30´a yükseldi. Akçay ismi Kazdağları´ndan gelen Kızılkeçili Çayı´nın Kızılkeçili köyünü geçtikten sonra aldığı isimdir. Akçay Deresi denize döküldüğü yere adını vermiştir. Ayrıca bu derenin Kazdağları´nda beyaz renkli mermer parçalarını sürükleyip getirmesi nedeniyle Akçay ismi verildiği düşünülmektedir. Bugün Akçay Kuzey Ege´nin en önemli tatil yörelerinden birisi olarak hizmet etmektedir. Akçay´ın yerleşik nüfusu 20 bin dolayında olup turizm sezonunda 100-150 bine ulaşmaktadır.
Şahinler Köyü Camii -Burhaniye
Yaklaşık 150 yıllık olduğu tahmin edilen Şahinler Köyü Camii; Türk-İslam âleminde, içerisinde eski hat örnekleri olmayan, buna karşın doğa ve meyve fresklerinden oluşan süslemeli kubbesiyle farklı bir özelliğe sahip camiidir. 1993-1994 yıllarında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Kültür Bakanlığı Anıtlar Yüksek Kurulu denetiminde restore ettirilmiştir.
Ören
Burhaniye ilçe merkezinden denize doğru 4 km mesafededir. Temiz denizi ve plajı ve yemyeşil dinlenme alanları ve bol tatlı suları ile güzel bir tatil yeridir. Ören plajının bir uzantısı olan Öğretmenevleri plajında da denize girilmektedir.
Adramytteıon Antik Kenti
M.Ö. 1443 yılında Mysia Bölgesi'nin bugünkü Edremit Körfezi'nde bulunan antik şehridir Adramytteıon. Eski Edremit olarak bilinen bugünkü Ören iskelesinin yanında bulunan Karataş Mevkii'nden itibaren 8 km'lik daireyi kapsar. Ören'de bugün o devirlere ait tarihi. kalıntılara pek rastlanamamaktadır. Bunun nedeni de, şehrin tarih boyunca sık sık istilaya uğrayıp savaşmak zorunda kalması ve 1090 yılında tamamen terk edilmesidir. İnşaat sektörünün hızla gelişmesiyle izleri bugün tamamen kaybolmuş olan bu antik kentten geriye Helenistik Roma ve Bizans devirlerine ait kabartma taşlar ve sütunlar kalmıştır.
Ören'in tamamına yakın bölümü ile çevresindeki geniş bir arazinin antik kentin kalıntılarıyla kaplı olduğu ortaya çıkarıldığından Ören'in belli bir kısmı ‘ SiT ’ alanı kapsamına alınmıştır.
Ören'in tamamına yakın bölümü ile çevresindeki geniş bir arazinin antik kentin kalıntılarıyla kaplı olduğu ortaya çıkarıldığından Ören'in belli bir kısmı ‘ SiT ’ alanı kapsamına alınmıştır.
Burhaniye Kaya Sunakları
Edremit Körfezi'nin güneyindeki Madra Dağı'nın eteklerinde, benzerleri ancak Doğu ve Orta Avrupa Ülkelerinde görülen, Türkiye'de ise çok sınırlı örnekleri bulunan" Kaya Sunakları "
bulunmaktadır.
Temsil ettiği düşünüş tarzı doğayla bütünleşmeyi gerektiren bu sunaklardaki ayinler evrenin yapısını sembolize etmekteydi. Merkezin bir Ana Tanrıça olan bu inanç sistemi Kaya Sunağını Ana Tanrıça ve Eşi ile özdeşleştirmekteydi. Dolayısıyla da Kaya Sunağı tanrıçanın eşiyle birlikte oturup evrendeki canlıları yönettiği "ikili Taht" olarak görülmekteydi. Bu doğa kültünde Kaya Sunakları Eril Doğa Gücünü, yakınlarında bulunan mağaralar ise Dişil Doğa Gücünü sembolize etmekteydi. Kaya Sunakları tanrılaştırılmış doğa ve bereket inancının en güzel örnekleridir. Kaya Sunaklarının en önemli örnekleri başta Bahadırlı Köyü'ndeki Dedekaya Ana Tanrıça Kültü olmak üzere Hisarköy'deki Hisar Altarı ile Dutluca Köyü'ndeki Deliktaş'tır.
Akçay
Edremit'e 8 km. mesafede bulunan özellikle deniz turizmi açısından büyük önem taşıyan Akçay ilçemiz de gezilip görülebilecek yerlerden biridir. Akçay'ın en büyük özelliği içme suyunun çok bol oluşudur. Bunun bir kanıtı da denizden fışkıran artezyen sulandır. Akçay iskelesinin sağ ve sol taraflarında etrafı taşlarla çevrili tatlı su artezyenleri görebilirsiniz.
Şahin Deresi Kanyonu
Altınoluk'u oksijen çadırına dönüştüren etkenlerin başında Şahin deresi Kanyonu gelmektedir. Bölgede hava değişimini sağlayan kanyon, dağdan çektiği çam kokulu havayı, ovaya dağıtırken denizden aldığı iyot kokulu havayı dağa yükselterek bir çeşit baca görevi görüyor. Karşılıklı hava sirkülâsyonunu sağlayan 27 km uzunluğundaki kanyonun yüksekliği ise 600m.dir.